Çocuklarda sınav kaygısı belirtileri nelerdir? Sınav Kaygısını azaltmak için neler yapılmalıdır?

Çocuklarda sınav kaygısı belirtileri nelerdir? Sınav Kaygısını azaltmak için neler yapılmalıdır?

Kaygı, bireylerin hayatlarının bazı dönemlerinde yaşadıkları bir duygu ve deneyimdir. Genellikle bireylerin, gelecekte olumsuz bir olay yaşanacakmış gibi algıladığı ve kendisini güvensiz hissettiği olaylar karşısında gösterilen bu tepki, geleceğe yönelik endişe, kararsızlık, karmaşa, korku, kötümserlik ve umutsuzluk duygularını hissettirmektedir. Endişe her insanın hayatında zaman zaman deneyimlediği bir durumdur. Bu endişeler; sağlık, iş veya akademik performans, günlük konular, ilişkiler hakkında olabilir. Bu endişe gerekli durumlarda bir alarm görevi görüp problemi çözme konusunda yol gösterici olduğundan bireylerin hayatlarında sorundan daha çok yardımcı bir mekanizmadır. Bazı durumlarda endişe işlevsel olmaktan çıkarak işlevsel olmayan bir hal olur. Ne kadar içerik bakımından endişe konuları işlevsel düşünceyle aynı olsa da endişe ve kaygının varlığı, uzun süredir ve kişinin günlük işleyişini sıkıntıya sokacak derecedeyse o zaman bir sorun haline gelmektedir.

Sınavlar, öğrencilerin eğitim hayatındaki performans gerektiren değerlendirme süreçleridir. Sınavlarla ilgili stres ve sınav kaygısı öğrenciler için ciddi bir problemdir. Özellikle bu sınavlar bireyin kariyer seçimini ve gelecek fırsatlarını etkiliyorsa daha stresli olabilmektedir. Optimal düzeydeki sınav kaygısı akademik başarıyı olumlu yönde etkilerken, yüksek düzeydeki kaygı kişinin performansı üzerinde olumsuz etki yaratmaktadır.
Ergenlerde en sık rastlanan kaygı türlerinden biri olan sınav kaygısı, sınavdan önce kendini göstermeye başlayan çeşitli fizyolojik ve psikolojik değişikliklerle ortaya çıkan, bireyin sınav sırasında performansını olumsuz yönde etkileyebilen yoğun bir duygudur.

Sınav kaygısının olası belirtilerini 3 grupta inceleyebiliriz.

Fizyolojik Belirtiler:
Kalp Çarpıntısı
Yüz Kızarması
Nefes Darlığı
Boğazda düğümlenme hissi
Kaslarda gerginlik
Solunum Sayısında Artma
Çabuk Yorulma
Titreme
Uyku Bozuklukları
Bulantı/Kusma
Kaşınma
Uykusuzluk
İştah Azalması
Bağırsak Alışkanlıklarında Değişim
Bayılma hissi

Bilişsel Belirtiler:
Aklın sisli, bulanık olması
Aşırı uyanıklık hali (hipervijilans)
Çevrenin olduğundan farklı algılanması
Gerçek dışılık duyguları
Konfüzyon
Önemli olayları hatırlayamama
Düşünce duraklamaları, bloklar
Objektif düşünme güçlüğü
Nedenselleştirme güçlüğü
Dikkat dağınıklığı
Anlama güçlüğü
Bilgiyi hatırlama ve organize etmede güçlük

Duygusal Belirtiler:
Korku
Endişe
Dehşet duygusu
Tedirginlik
Alarm durumuna geçme
Gerginlik
Sinirlilik
Çaresizlik

Öğrencilerin yaşadıkları bu belirtiler gerek sınav öncesi çalışma sırasında gerekse sınav anındaki performansta düşüşlere sebep olmaktadır. Sınav kaygısının olası sebepleriyle ilgili yapılan araştırmalarda; daha önceki olumsuz sayılabilecek sınav tecrübeleri, ebeveyn tutumları, performansın mükemmel olması gerektiğiyle ilgili beklentiler, zaman planlama ve yönetme konusundaki zorlanmalar, çevreden gelen yüksek başarı beklentisi sınav kaygısını tetikleyen durumlar olarak gösterilmiştir. Ebeveynlerin ve öğretmenlerin motivasyon amaçlı sıklıkla tekrarladığı teşvik cümleleri bazı durumlarda öğrencilerde beklentiyi karşılayamayacağına dair korkuya kapılmasına sebep olduğundan sınav kaygısında da artışa sebep olabilir. Her ne kadar optimum düzeyde motive öğrenciye iyi gelse de bunun aşırı beklenti içeren cümlelerle sık sık olması kaygı düzeyini arttırmaktadır. Yüksek düzeyde akademik başarı beklentisi öğrenciler üzerinde ilköğretimden itibaren baskı oluşturmakta ve böylelikle sınav kaygısı birçok öğrenci için eğitim-öğretim yaşantısında problem haline gelmektedir. Günlük hayatta veya sınav konusunda çok kaygılı anne baba yaklaşımı sınav döneminde çocuklarda olumsuz etkilere neden olmaktadır. Bu kaygılı ebeveyn tutumu sadece çocuğun gündelik sorunlarında değil çocuğun akademik yaşantısı, meslek seçimi gibi birçok konuda da yaşanılan sıkıntılarda rol oynamaktadır. Sınav kaygısı yaşayan öğrenciler sınava çalışırken kendi yetersizlikleri hakkında endişelenme eğilimi gösterebilirler. Kaygı düzeyinin artması öğrendiklerini geri çağırmakta güçlük çekmelerine sebep olabilir. Buna bağlı bireyler bilişsel bir bozulma dönemi geçirebilirler. Yapılan araştırmalara göre sınav kaygısı yüksek olan öğrenciler için en ciddi sorunun daha önce öğrenilenleri sınav anında hatırlamamak olduğu görülmüştür. Ayrıca bu araştırmalarda kaygısı yüksek olan öğrencilerin, kaygısı düşük olanlara oranla ders çalışmaya daha çok vakit ayırdıkları ortaya çıkmıştır. Bunlara göre; sınav sonucundaki başarısızlık nedeni ders çalışma sürelerindeki eksikliğe değil, olumsuz düşüncelerin kendilerinde yarattığı başa çıkılmaz derecedeki kaygıya dayandırılabilir. Bireylerin sınavla ilgili kaygısı kontrol edilemez bir hal aldığında, varlığı uzun süredir devam ettiğinde ve performansını / dikkatini etkilemeye başladığında bir psikolog desteği almak bu kaygının azalmasında yardımcı olacaktır.

Öneriler:
1) Sınava kadar olan süreçte nefes gevşeme egzersizlerinin ve progresif kas gevşeme egzersizlerinin düzenli olarak uygulanması kaygı belirtilerini azaltmada etkili olmaktadır.
2) Günlük ritüele 30-45 dakika hafif egzersizler (yürüyüş vb.) koyma.
3) Ailelerin bu süreçte destekleyici tutumu oldukça önemlidir. İlk önceliğin her zaman çocuk olduğunu hissettirmek, sınavın hissettikleriyle ilgili konuşmak kaygının azalmasında yardımcı olacaktır.
4) Dikkati yönlendirme çalışmaları sınav anındaki dikkat dağılmalarını azaltmada yardımcı olacaktır.
5) Sınava kısa bir süre kaldığında normalden farklı bir beslenme düzeninden kaçınılmalıdır.
6) Uyku düzeni oluşturmak oldukça önemlidir. Özellikle sınava az bir süre kala uykusuz kalmaktan kaçınılmalıdır.
7) Yoğun ve uzun saatler ders çalışmanın yanında programa sosyalleşme vakitleri koymak rahatlamaya yardımcı olabilmektedir.

NİDA BİÇEN
HAYAT HASTANESİ KLİNİK PSİKOLOG